Glisemik İndeks Değerinin Kilo Alma veya Vermede Etkisi Var mı?

Yeni yapılan bir araştırma, glisemiks indeks değerine bağlı kalınarak yapılan diyetlerin kilo verme ya da alma üzerinde bir rolü olmadığını ortaya çıkardı.

Yavaş karbonhidrat tüketiminin kilo kaybına ya da kilo kontrolüne yardımcı olacağı, hızlı karbonhidrat tüketiminin ise kilo alımına neden olacağına air uzun bir süredir devam eden söylentiler, yapılan araştırma ile çürütüldü. Son araştırma ile bu tür varsayımların son derece yanlış olduğuna vurgu yapıldı.

Kilo Almada/Vermede Glisemik İndeks Değerinin Etkisi Yok

Hızlı ve yavaş karbonhidratlar kapsamında öne sürülen kilo alma ya da verme ile ilgili söylentilerin arkasındaki temel dayanağın hızlı karbonhidratların kan şekerinde ani bir artışa neden olacağı ve bu nedenle insülinde de benzer bir artışın meydana gelmesine yol açması yönünde olduğu biliniyor. İnsanlar büyük bir çoğunlukla kilo almaktan kaçınmak için bu tür gıdalardan uzak duruyor.

Düşük değerlere sahip gıdalarınsa daha yavaş sindirildiği, bunun da kan şekerinin daha stabil kalmasını sağladığı belirtiliyor.

43 gruptan alınan verilerin değerlendirildiği yeni ve oldukça kapsamlı bir araştırmaya göre hızlı karbonhidratlar yavaş karbonhidratlara kıyasla kilo alımına ya da herhangi bir kilo kaybına yol açmıyor.

Çalışmanın ortak yazarı Ph.D. Gleen Gaesser, araştırma hakkında yapmış olduğu açıklamada şu ifadelere yer verdi:

"Bu çalışma, hızlı karbonhidratların sizi şişmanlatmadığını kesin olarak gözler önüne seren ilk çalışmadır. Popüler söylentilerin aksine GI değeri yüksek gıdalardan oluşan bir beslenme  programına bağlı kalanların GI değeri düşük gıdalardan oluşan bir beslenme programına bağlı kalanlardan daha fazla obez olma ya da kilo alma riskine sahip olduğu doğru değildir. Benzer şekilde kilo vermenin de bununla bir ilgisi bulunmamaktadır."

Araştırmacılar, sonuç olarak ister GI değeri düşük ister GI değeri yüksek karbonhidrat olsun, kilo almaya ya da kilo vermeye neden olduğu için belirli karbonhidratlardan kaçınmanın doğru olmadığının bulunduğunu ifade etti.

Çalışmada yer alan ekip, bu tür diyetlere bağlı kalanların daha düşük hastalık riski taşıyan, daha sağlıklı olduğu kanıtlanan, lif ve diğer besin değerleri yüksek olan doğru karbonhidratlara yönelmesinin uygun olacağını belirtti.