İlk 3D baskılı çelik köprü, Amsterdam'da yer alan yayaların kullanımına sunuldu. Yayaların köprüden geçilmesine artık izin veriliyor. Akıllı sensörler sayesinde hareket, titreşim ve benzeri değerleri anlık olarak takip edilebilen köprünün örneklerinin gelecekte daha da çoğalması bekleniyor.
İlk 3D Baskılı Çelik Köprü Ne Tür Avantajlar Sunuyor?
Dünyada bir ilk olan köprü, Hollanda'nın başkenti Amsterdam'da kullanıma açıldı. İnşaat süreci başlı başına harika bir yapısal başarının yansıması olsa da araştırmacıların yakın gelecekte daha karmaşık mimari çalışmaların nasıl gerçekleştirilebileceğini incelemesi için ayrıca bir çalışma ortamı olma görevini de üstleniyor.
Imperial College London tarafından yapılan ve Hollanda merkezli şirket MX3D tarafından yönetilen köprünün 12 metre uzunluğunda ve 4,9 ton ağırlığında olduğu bildirildi. Toplamda 4 tane endüstriyel robot ile inşa edilen köprü, 6 aylık bir çalışma süresi gerektirdi.
İnşa süresi sadece 6 ay sürmüş olsa da köprü henüz inşa edilmeden önce çalışma araştırmacılar tarafından 4 yıldan fazla bir süre yürütüldü. Başka bir şekilde ifade etmek gerekirse 4,9 ton ağırlığındaki paslanmaz çelik köprü, araştırmacıların 4 yıldan daha fazla zamanını aldı.
New Scientist'ten gelen bilgilere göre köprünün geçtiğimiz hafta (15 Temmuz 2021) açılışı yapıldı ve yayaların ve bisiklet sürücülerinin artık köprü üzerinden geçmesine izin veriliyor. Daha önce yaya ve bisiklet sürücülerinin uyguladığı baskı karşısında dayanıklılığını yitirmeyen büyük ve güçlü bir 3D baskılı metal yapının bulunmadığı göz önüne alındığında söz konusu köprünün büyük bir dönüm noktası olduğu anlaşılıyor.
Köprüde yer alan sensörlerin veri akışı açısından çok büyük bir öneme sahip olduğu belirtiliyor. Bu sensörler, insanlar tarafından kullanıldığı süre boyunca köprüde meydana gelen değişiklikleri incelemeyi, köprünün dayanıklılığını kontrol etmeyi mümkün hale getiriyor. Sensörler sayesinde sağlanan eş zamanlı veri iletimi, köprünün performansının anbean takip edilmesine olanak tanıyor.
Imperial College London İnşaat ve Çevre Mühendisliği Bölümü'nden Craig Buchanan, inşaat endüstrisinde bu yeni teknolojinin kullanılmasının estetiklik açısından büyük bir yenilik içeren yapıların ortaya çıkmasına ve aynı zamanda malzeme kullanımı açısından tasarruf edilmesine yardımcı olabileceğini ifade etti.
YORUMLAR