Küresel Isınma ABD'nin Savaşlarıyla İkiye Katlandı

Küresel ısınmada savaşların etkisi çok büyük olabilir. Başta ABD olmak üzere dünya çapında devam eden onlarca savaşın konuşulmayan önemli bir tarafı olabilir. Özellikle konuşulması "yasaklanan" savaşın küresel ısınma üzerindeki etkisi günden güne büyüyor.

Agent Orange gibi yaprak döken maddelerin Vietnam'daki ormanlara dökülmesinden Körfez Savaşı sırasında yanan petrol kuyularına ve Gazze'de bombalanan bölgelerin kirlenmesine kadar, savaşlar yüzünden büyük bir çevresel yıkımla karşı karşıyayız.

Daha az konuşulan ise savaşın ve ordunun iklim krizi üzerindeki etkisi. Bunun nedeni askeri emisyonların 1997 Kyoto Protokolü'nden başlayarak uluslararası iklim anlaşmalarından büyük ölçüde muaf tutulması olarak görülüyor.

Boston Üniversitesi'nde siyaset bilimi profesörü ve Savaşın Maliyetleri projesinin eş direktörü Neta Crawford, "ABD ordusu, kısıtlanarak kendi üstünlüğünü sınırlamak istemedi" dedi.

Crawford, "Pentagon Yakıt Kullanımı, İklim Değişikliği ve Maliyetleri" konulu makalesinde, "ABD ordusu bir ulus olsaydı, dünyanın en büyük 50 sera gazı salıcısından biri olurdu ve bu, İsveç veya Danimarka'nın üzerine çıkarırdı" ifadesini kullandı.

Crawford, ABD ordusu hakkında, "Uyum sağlama konusunda çağın ilerisindeler, ancak etkileri konusunda önde değiller" dedi. ABD donanmasının Virginia'dan Florida'ya kadar olan liman ve limanlardaki üslerini geliştiredeki kendisini deniz seviyesinin yükselmesine karşı yalıttığını da kaydetti.

Küresel ısınmada savaşların etkisi çok büyük

Ordular, özellikle Afganistan gibi savaş bölgelerinde, nakliye sırasında saldırıya uğrayabilecek dizel yakıt gücüne olan bağımlılığı azaltmak için güneş enerjisi, hibrit motorlu araçlar ve biyoyakıtların kullanılmasına öncülük ediyor.

Çatışma ve Çevre Gözlemevi'nde (CEOBS) Araştırma ve Politika Direktörü Doug Weir, ordunun enerji güvenliğinin ötesine geçmesi ve iklim için daha geniş faydalara bakması gerektiğini söylüyor. Ancak ordu, devasa karbon emisyonlarını azaltmak için yenilenebilir kaynaklara geçse bile, iklim etkilerini önemsemiyor.        

Crawford, savaş sırasında petrol kuyularının yakılması ve fosil yakıt altyapısının tahrip edilmesinin rapor edilmeyen başka bir etki yarattığını da belirtiyor. 1991 Körfez Savaşı sırasında yanan petrol kuyuları, o yılki küresel emisyonların %2-3'ünden sorumluydu.

İklim aktivisti Deborah Burton, ABD için küresel yıllık askeri bütçenin şu anda yılda 2 trilyon dolar (1,6 trilyon Euro) civarında olduğunu söylüyor. Bu, yıllık iklim bütçesinin yaklaşık 12 katı kadar. Burton, yeni bir F35 savaş uçağı filosu gibi silahlar için uzun vadeli sözleşmelerin uçuş saati başına yaklaşık 6.000 litre yakıt tükettiğini belirtiyor. 

Lancaster Üniversitesi Çevre Merkezi'nde kıdemli öğretim görevlisi olan Benjamin Neimark, 70'in üzerinde ülkede bulunan 800 ABD askeri üssünden bazılarının kapatılması da dahil olmak üzere, çözümün askeri makineyi bir şekilde kapatmak, yavaşlatmak ve küçültmekle alakalı olduğunu söyledi.