Volkswagen Emisyon Skandalında Türkiye’de İlk Karar Çıktı

Volkswagen emisyon skandalı nedeni ile açılan davada ilk karar çıktı. İşte Almanya merkezli otomotiv devine açılan dava kapsamında çıkan karara dair ayrıntılar!

Türkiye'de Volkswagen emisyon skandalı nedeni ile açılan bir davadan ilk karar çıktı. Tüketici Mahkemesi'ne başvuran bir kişi, Volkswagen'in bazı ülkelerde araçlarını geri çağırdını, ülkemizde ise onarım yolu ile sorunu düzeltmeye çalıştığını iddia etti.

Almanya merkezli otomotiv şirketi Volkswagen, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa'da emisyon skandalı nedeni ile mağdur olan kişilere tazminat ödemişti. Ülkemizde söz konusu skandala ilişkin açılan davada önemli bir gelişme yaşandı.

Cumhuriyet'teki habere göre T.S. isimli bir kişi, 2013 model 1.6 TDI BMT 105 Passat aracının sık sık arızalanması nedeni ile mağdur oldu. Hakkını aramak için Tüketici Mahkemesi'ne başvuran T.S., araca emisyon ölçümlerindeki bir hatadan dolayı 2017 yılında ücretsiz 23r7 aksiyonu isimli bir ilem yapıldığını söyledi.

Söz konusu hatadan dolayı otomotiv şirketinin bazı yabancı ülkelerde araçlarını geri çağırdığını, ülkemizde ise onarım yolu ile sorunu düzeltmeye ç alıştığını iddia eden davacı T.S., aracına 23r7 aksiyonu işlemi yapıldıktan sonra yakıtın artması, motor ve egzoz gazı uyarısı, sarsıntılı çalışma gibi nedenlerden dolayı sık sık yetkili servise başvurdu fakat arıza tam olarak çözülmedi.

Ekim 2021 En Çok Satan İkinci El Arabalar Açıklandı
Otomobil

Ekim 2021 En Çok Satan İkinci El Arabalar Açıklandı

Ekim 2021 en çok satan ikinci el arabalar açıklandı. Peki, Türkiye'de geçtiğimiz ay en çok hangi ikinci el otomobiller tercih edildi? Indicata tarafından paylaşılan rapor ile ilgili merak edilen tüm ayrıntılar haberimizde.

Yolda kalan arabasını çekici yardımı ile servise getirttiğini ifade eden davacı, araçtaki arızaların hala devam ettiğini, öncelikli olarak aracın ayıpsız misili ile değiştirilmesini, böyle bir durumun mümkün olmaması halinde ise aracın satış tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istedi.

Davacının taleplerinin zaman aşımına uğradığını belirten Volkswagen, üretici tarafından yapıldığı ileri sürülen işlemlerden teknik ve hukuki kapsamıdna bilgi sahibi olmasının imkansız olduğunu açıkladı. Şirket, davacının söz konusu şikayetlerinin servis aksiyonu ile ilgili olmadığını ve bunların ayıp niteliğinde de olmadığını ifade etti.

Otomotiv şirketi Volkswagen, emisyon skandalı davasına konu olan arabanın dört yıldır 155 bin km'ye kadar kullanıldığını, araç sahibi bilgisinin en az 3 kez değiştiğini, otomobilin emisyon ayarlarına ilişkin gerçekleştirilen test ile araçta oluşan arızaların birbirleri ile bağlantılı olmadığını ileri sürdü.

Mahkeme, bilirkişi raporu doğrultusunda davanın reddine karar verdi. Davacı bunun üzerine kararı istinafa taşıdı. Bölge Adliye Mahkemesi, itirazın reddine karar verdi. T.S., kararı temyiz edince devreye Yargıtay 3. Hukuk Dairesi girdi.

Volkswagen Emisyon Skandalı Davasındaki İlk Karar Nedir?

Ülkemizde emisyon skandalı nedeni ile açılan davada çıkan ilk karar şu şekilde:

“Dava konusu araca 23r7 uygulaması işleminin yapılmasına ilişkin kayıtlar dosyada değildir. Rapordan bahse konu uygulamanın NOx gazı emisyon değerlerini taahhüt edilen sınırlarda gösteren hileli yazılımı ortadan kaldırarak gerçek değerlerin gösterilmesini sağlamayı mı, yoksa emisyonu taahhüt edilen değerlere çekmeyi mi amaçladığı net değildir. Taahhüt edilen değerlere çekmeyi amaçlıyor ise, yazılımla birlikte 1.6 litrelik dizel motorlar için gerçekleştirilen yazılım güncellenmesine ilave olarak bir hava akış düzenleyicisinin de eklenip eklenmediği, araca ayrıca bir parça ilavesi yapılıp yapılmadığı anlaşılamamaktadır. Raporda; söz konusu uygulamanın, aracın performansını etkilemeyeceği belirtilmekle birlikte bunun gerekçelerine açıkça ve somut verilere dayalı olarak yer verilmemiştir. Bu hali ile raporun denetime elverişli olduğundan bahsedilemez. O halde Tüketici Mahkemesince dava konusu araca 23r7 uygulaması yapılmasına ilişkin kayıtlar getirtilerek, bilirkişi kurulundan davacı iddialarını ve itirazlarını karşılar şekilde somut verilere dayalı, gerekçeli, taraf ve Yargıtay denetimine elverişli ek rapor alınarak hasıl olacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.

İlk derece mahkemesi kararının, yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmasına karar verilmiş olduğundan, işbu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının da kaldırılmasına karar verilmiştir. Temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına, ilk derece mahkemesi kararının davacı yararına bozulmasına oy birliğiyle karar verildi.”

Volkswagen emisyon skandalı hakkında ne düşünüyorsunuz? Konu ile ilgili düşüncelerinizi aşağıda yer alan yorumlar kısmından bizimle paylaşmayı unutmayın.

YORUMLAR