Yükselişe Geçen Yeni Trend: De-Influencing Nedir?

De-Influencing; takipçilerine ne alıp ne almaması gerektiğiyle ilgili bilgiler veren kişilere deniyor. Sosyal medyada her geçen gün daha çok büyüyen de-influencingler; takipçilerine pahalı ürünler hakkında bilgi verip direkt almamaları gerektiğini söylüyor. Yükselişe geçen bu yeni trend; savurganlık ve aşırı tüketimi kontrol altına almak ya da engellemek amaçlı ortaya çıkmıştır. Ürün ya da hizmetleri detaylı şekilde inceleyip dürüstçe olumsuz durumları da aktaran kişilerdir.

Bu yeni trend; TikTok’ta “#deinfluencing” şeklindeki hashtag ile 200 milyondan fazla görüntülendi. Daha sonra Twitter ve Instagram gibi mecralarda da popüler oldu. De-influencingler pahalı fakat kalite ve etki bakımından sınıfta kalan ürünleri belirtiyor. Bunun için birçok video çekiyor. Hatta bazıları belirli ürünlerle ilgili caydırıcı içerikler oluşturuyor. Tüketiciyi ürünlere dair düşünmeye davet ediyor.

De-Influencingler Gerçekten Dürüst mü?

Influencer’lar artık alışılmışın dışına çıkarak takipçilerini para biriktirmeye yönlendirmeye başladı. Bunun için de editoryal çizgiyi benimsediler. Ürünlerin fiyatına değinerek başka mağazalardan daha uyguna alınıp alınamayacağı konusunda bilgilendirici içerikler oluşturuyor. Ayrıca içeriklerde diğer ürünlerin satın alınmasıyla ilgili avantajlardan da bahsediliyor.

Bazı kesimler tarafından de-,nfluencingler “etki biçimi” olarak ifade ediliyor. Bu nedenle de “etkiyi azaltma” eğilimleri eleştiriliyor. De-influencingleri güvenli olarak görmeyen kişiler, geleneksel influencerlardan hiçbir farkları yok şeklinde tanımlıyor. Aksine aynı çalışma tarzlarına sahip oldukları vurgulanıyor. İçerikler uygun fiyatlı olsa da ürün tavsiyeleriyle desteklendiğine dair açıklamalar yapılıyor. Tüketim konusunda caydırma gibi durumları yok. Yalnızca tüketiciler, büyük markalardan beyaz ya da küçük markalara yönlendiriliyor.

De-Influencinglerin Faydaları Neler Olabilir?

Eleştirmenler, De-influencinglere gerçek anlamda etkili olabilmeleri için iki tane öneride bulunuyor. Bunlardan biri; azla yetinmeye dair içerikler oluşturmak. İkincisiyse; ürünleri yeniden kullanmaya yönelik çeşitli önerilerin olduğu videolar çekmek.

De-influencingler; yeni, gereksiz eşyalar almama noktasında tüketicileri uyarıcı içerikler hazırlamalıdır. Bu kişiler tarafından hazırlanan videolarda tüketicilerin gerçekten satın alma dürtüsü azaltılmalıdır. Ayrıca tüketici uygulamalarının değişimine karşı da bilinçli videoların oluşturulması çok önemlidir.